19 Haziran 2008 Perşembe

SOFRADAKİ ANADOLU'YA GİDERKEN...

Bu ay ki Sofra dergisinin içinden "Sofradaki Anadolu" isimli etkinlik için giriş bileti çıktı.
Açıkçası bu bileti görene kadar böyle bir etkinlikten haberim yoktu.
Dergiyi ayın ilk günlerinde aldığım için "etkinlik tarihine kadar kendimi ayarlar, etkinliğe giderim" diye düşündüm.
Ama son günü olan 15 Haziran Pazar gününe kadar hiç fırsat bulamadım.
Pazar günü kızımla gitmeye niyetlendik ama ulaşım benim gözümü korkuttu.
Hava çok sıcaktı ve aktarmalarla günümün çoğu yollarda geçecekti.
Meğer Taksim'den etkinlik için servis kalkıyormuş.
Biletin üzerinde servis konusu yazmıyordu ve internet adresini incelediğimde de servis kalktığını gözden kaçırmışım.
Ben gitmekten vazgeçince, sağolsun eşim "ben sizi götürürüm" dedi.
Eşim uzun zamandır pazar günleri gezmektense evde kalmayı tercih ettiği için, biz hep kızımla çıkıyorduk, eşimi pazar günü oralara sürüklemeyeyim diye düşünüp, teklif etmemiştim.
Tabi otobüslerde uğraşmaktansa rahat rahat arabayla gitmek çok iyi oldu.
Giderken sıkıcı otoban yolculuğu yapmaktansa, geze geze sahil yolundan gidip, araba vapuru ile karşıya geçtik.
*Altta ki Suhulet araba vapurunun resmini daha önce Sirkeci'de ki üst geçitten çekmiştim.

16 Haziran 2008 Pazartesi

İSMEK FESHANE SERGİSİ 2008-OSMANLI MUTFAĞI

2008 İsmek Feshane Sergisinde yer alan mutfakla ilgili diğer bir bölümde Osmanlı Mutfağı'ydı.
Osmanlı Mutfağı yemekle birlikte aşçınında verdiği emekle bir nevi piştiği bir branş.
Yapılan yemeklerin hepsi emek-sabır ve zaman isteyen yemekler.
Günümüzde özel günler dışında bu yemekleri yapmak için vakit ayırmıyoruz.
İsmek-Osmanlı Mutfağı branşı hakkında daha geniş bilgiyi buradan öğrenebilirsiniz.

Konu hakkında hazırlanan kitapçığın kapağında "Orta Asya'dan günümüze, yer sofrasından masa kültürüne geçiş" yazıyordu.
Stant tam bu konu üzerine dekore edilmişti.
Hem yer sofrası, hemde masa hazırlanmıştı.
Kullanılan eşyalardan, en küçük aksesuara kadar hepsi özenle seçilmişti.
Stantın içi çok kalabalıktı, o yüzden geniş açı ile hepsini bir arada çekemedim.
Fakat ayrı ayrı da olsa ortamı, aksesuarları ve özellikle yemeklerin resmini çektim.

Sofrada ki mönü;
Arap aşı çorbası,
Erikli sarma,
Çılbır,
Katmerli veya gözleme,
Kalbuni Pilav,
İrmik Helvası.
Bu resimler de hazırlanan masayı görebilirsiniz.
Kullanılan örtü-peçete-peçetelik-tabak-bardak ve tüm aksesuarlar masanın görkemini ortaya çıkarıyordu.

Özellikle tabaklara bayıldım : )
Masada ki menü;

İncikli sultan sarma,

Ciğerli gömlek kebabı,

Zeytinyağlı çeşitleri,

Tatlı çeşitleri,

Saray helvası.


Ayrıca Türk mutfağının vazgeçilmezi Türk kahvesi masada ki yerini almıştı.
Peçetelikler kuş şeklindeydi.


Bu resimlerle ortamın nasıl olduğunu tahmin edebilirsiniz.



Görüşmek üzere.....

13 Haziran 2008 Cuma

İSMEK FESHANE SERGİSİ 2008-YEMEK BRANŞI

İsmek, geleneksel hâle gelen Feshane sergilerinin 11.sini 7 Haziran'da Feshane Kültür Merkezi'nde açtı.
Geçen yıl ki sergiye gidememiştim ama teyzemin kızının çektiği resimleri gezi sayfamda yayınlamıştım.
İstatistiklerime bakıp, İsmek sergilerine çok talep olduğunu görünce bu yıl ki sergiyi kendi gözlerimle görüp, resimlerini çekmeye karar verdim.
Çarşamba günü sergiye gittim, hafta sonu olmadığı için çok kalabalık değildi, rahat rahat dolaştık.
Bol bol resim çektim yaklaşık 1.100 adet : )
Kendini kaptırmak buna deniyor herhalde, bilgisayara yüklemem bile uzun bir zaman aldı.
Sergiye gidecekseniz rahat ayakkabılar giymeyi, yanınıza su almayı ihmal etmeyin.
Çok büyük bir mekan ve gezilecek o kadar çok bölüm var ki yorgunluktan bitâb düşebilirsiniz.
II.Mahmut salonunu, Haliç salonunu, Küçük Bedesteni ayrı ayrı gezin.
Serginin 7-15 Haziran 2008 tarihleri arasında olacağını ve Pazar günü son gün olduğunu hatırlatmak isterim, gitmek için bu fırsatı kaçırmayın.

Sergide çok sayıda branş var ama Muhterem'le Afiyetle adında yemek sayfamda olduğu için ilk önce sergide ki yemek branşının hazırladığı stanttan resimler yayınlamak istedim.
Birde Osmanlı Mutfağı'na ait bir stant vardı, resimlerini görmek için tıklayın. 
El işleri ve diğer branşları Muhterem'le Geziye sayfamda yayınlayacağım.

Feshane'ye nasıl gidebilirsiniz?
(bu yazı Feshane'nin kendi sitesinden alınmıştır)
Feshane'ye Taksim, Levent, Mecidiyeköy, Eminönü ve Atatürk Havalimanı gibi önemli merkezlerden çevre yolu kullanılarak 5 ile 25 dakikada ulaşmak mümkündür.
Üsküdar'dan Feshane'nin komşu olduğu Eyüp iskelesine her saat başı karşılıklı şehir hatları vapur seferleri vardır. Ayrıca İstanbul'un çeşitli noktalarından özel tekne seferleriyle konuklarınızı doğrudan Feshane'nin kendi iskelesine ulaştırabilirsiniz.
E-5 ve TEM Oto Yollarına direk bağlantıya sahip olması Feshane'nin bir başka avantajıdır.

*Üstteki yazıyı Feshane'nin kendi sayfasından aldım, yazıda sadece özel araba-tekne veya vapur seferlerinden bahsedilmiş.
İyi güzelde biz her zaman özel arabayı bulamıyoruz, üstelik Avrupa yakasında oturanlar için tekne ve vapur durumu yok.
Bende yazıya İ.E.T.T'nin Eminönü'nden kalkan otobüs hattının numarasını vererek, otobüsle gelmek isteyenlere bir kolaylık yapayım dedim.
İ.E.T.T 'nin Eminönü'nden kalkan 399 B - 399 C - 399 D hat numaralı otobüsleri Feshane'nin tam önünde ki duraktan geçiyor.
Ayrıca aktarmalı olarak pek çok seçenek var.
İ.E.T.T'nin Oraya nasıl giderim? sayfasına tıklayarak, bulunduğunuz yerin durağını ve gitmek istediğiniz durağı yazarak hatları öğrenebilirsiniz.
Ayrıca Metrobüsün Bayrampaşa-Maltepe durağında inip, Topkapı ışıkların önünden Eyüp minibüslerine binebilirsiniz.
Bu minibüsler Feshane'nin önünden geçiyor.

Açıkçası İsmek kursları arasında yemek branşı olduğunu bilmiyordum.
Yemek branşı hakkında daha fazla bilgiyi, kursta neler yapıldığını buradan öğrenebilirsiniz.

Yemek sunumları;


Zeytinyağlı enginar.


Katıklı dolma.

Dana madalyon.

Zeytinyağlı yaprak sarma.

Sebzeli tavuk ızgara;

Mezeler.


Hamsikoli.

Pastalar.



Bunlar da ekmek çeşitleri, bu ekmekler jöleli ekmek çeşitleriymiş, sanırım sadece show amaçlı standlarda güzel bir görüntü vermesi için hazırlanıyorlar.



Masa düzenlemesi.

Bir sonra ki yazı ve resimlerimiz Osmanlı Mutfağı ile ilgili hazırlanan stanttan olacak.
Görüşmek üzere.......

1 Haziran 2008 Pazar

LALELER HEYKEL ve TASARIM SERGİSİ

Açılışı 13 Nisan'da Emirgan'da yapılan Laleler Heykel ve Tasarım Sergisi 1 Temmuz'da sona eriyor.
İstanbul'da yaşıyorsanız bu lale heykellerin bir kaç tanesini görmüş olmalısınız.
Geçen yıl inek heykellerinden oluşan sergi (Cow Parade 2007) İstanbul sokaklarındaydı.
Lalelerden sonra Eylül ayında (Shoe Art-İstanbul 2008) dev ayakkabı heykelleri İstanbul sokaklarını süsleyecekmiş.
Ben 16 Nisan'da Emirgan'a gittiğimde laleleri görüntüledim.
Ne yazık ki o gün hava yağışlıydı ve bazılarının üzeri kapalıydı.
İlk resimlerimiz Emirgan'da ki lale tasarımlarından oluşuyor.
Son resimlerde ise İstanbul'un farklı yerlerinde sergilenen lale tasarımları var.