Fakat Emirgan lale mevsiminde gidilecek en güzel parkların arasında başı çekiyor.
18 Nisan'da kızımla lale mevsiminin nimetlerinden faydalanalım, hem gezer hemde laleleri görüp dinleniriz diye düşündük.
Her gün ayrı bir yere gidecek vaktimiz yoktu, bizde 18 Nisan'da sabahtan yola çıktık.
Önce tramvayla Sultanahmet'e gittik, orada gezip, resimler çektikten sonra Gülhane parkına gittik.
Gülhane parkında da bol bol resim çektikten sonra tramvay durağına gidip, tekrar tramvaya bindik.
Bu sefer hedefimizde Emirgan vardı.
Tramvayla önce Kabataş'a oradan da otobüsle Emirgan'a gittik.
Kabataş'tan bindiğimiz otobüs sahil yolunu kullanarak gittiği için çok trafik vardı.
Saat 14 gibi Emirgan durağında otobüsten indik.
Sahilden Emirgan parkının kapısına kadar 10 dakikalık dik bir yol var, o yolu da geçtikten sonra nihayet korunun içine girdik.
Emirgan Korusu otopark ücretleri
Sabahtan beri dışarıda olduğumuz için hemen bir mola verdik.
Evden çıkarken yanıma bir gün önce gelen misafirlerimden kalan poğaça ve börekleri almıştım.
İçecek olarak meyve suyu aldık ve dinlenerek yemeğimizi yedik.
Yemeğimizi yedikten ve iyice dinlendikten sonra tekrar geziye başladık.
Bu yıl Emirgan'ın giriş kapısına akvaryumun içinde balık figürleri yapmışlar.
Balıklar yapay çiçeklerle hazırlanmış.
Pembe Köşk
Ne yazık ki lale deresine mavi rengi veren üzüm sümbülü (muskari) çiçekleri dökülmüş.
Lale deresini çiçekler solmadan önce görmek için lale mevsiminin ilk haftası gitmek gerekiyor.
Emirgan'da dolaşırken bu mor-lila renkli salkım salkım çiçekleri olan olan ağaç dikkatimizi çekti.
Ne olduğunu bilmiyorduk, internette araştırınca adının "Jakaranda" olduğunu öğrendim.
Jakaranda ağacı, bu mevsimde henüz yaprakları çıkmadığı için böyle görünüyor.
2.bölümde görüşmek üzere...
super bır manzara hakım yasamak lazım
YanıtlaSil