Benim için çok yoğun ve hareketli geçen kış aylarında ne yazık ki burayı güncellemeyi başaramadım.
Diğer bloglarımı sürekli güncel tuttum ama buraya bir türlü vakit ayıramadım.
Sonbahar da yaptığım Sivas gezisi resimleri, geçtiğimiz hafta taziye ziyareti için gittiğim Erzurum ziyaretinin resimleri, oğlumla yaptığımız 3. köprüden sonra Garipçe Köyü gezisi, kızımla gerçekleştirdiğimiz Beyoğlu gezisinde uğradığımız Galata Kulesi, Galata Mevlevihanesi, Taksim, İstiklal Caddesi, Eyüp Sultan gibi şahane konu başlıkları olan gezileri bir türlü düzenleyip yayınlayamadım.
Bu sebeple benim için çok radikal bir karar aldım.
İsmek sergi resimlerini yayınladığım sergi sayfamı artık bırakacağım.
Bugünlerde 2017 sergisinde çektiğim resimleri yayınlıyorum, yeni sergide kısmet olursa sadece bir video çekeceğim, hiç resim çekmeyeceğim.
Sergide çektiğim 3.500'e yakın resmin düzenlenmesi çok ama çok vaktimi alıyor, bu benim için artık kabus olmaya, beni çok yormaya başladı😔
Artık sadece yemek blogum Muhterem'le Afiyetle'yi ve gezi sayfam olan burayı güncelleyeceğim.
Uzun yıllardır yayınlanmayı bekleyen o kadar çok gezi resmim var ki, pek çoğu ben resim çektikten sonra restorasyon bile geçirdi, ya da İstanbul'un bitmek bilmeyen yenilenme çalışmalarında eski halini gösterecek hale geldi.
Velhasıl yaz aylarından itibaren artık sadece 2 blog yazacağım, buraya daha çok vakit ayıracağım😊
Gezi konumuza dönersek;
Bir kaç bölümdür devam eden Beykoz yazılarımın sonuna gelmek üzereyiz.
Bu bölümde gördüğünüz tarihi Onçeşmeler çeşmesini, Beykoz'a gezmeye gittiğimiz bir gün (11 Nisan 2017) gördüm, resimlerini çektim.
Çeşme yeni bir tadilattan geçtiği için çevresinde perde bariyerler ve içinde demir iskeleler vardı.
O günlerde, 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak olan Anayasa Değişikliği referandumu için her yerde afişler ve seçim çalışmaları vardı.
Tarihi çeşmenin yanı başında yer alan Beykoz Merkez Serbostani Mustafa Ağa Camii'nin de resimlerini çektim.
Bir sonra ki bölümde caminin resimlerini de yayınlayacağım.
ONÇEŞMELER-İSHAK AĞA ÇEŞMESİ;
İstanbul'un kaynak su havzasının yer aldığı Beykoz'un en
önemli çeşmesi olan İshak Ağa Çeşmesi, Türk çeşme mimarisinin de şaheserlerinden
biri olarak kabul ediliyor.
Kanuni Sultan Süleyman’ın hasodabaşısı Behruz Ağa tarafından
yaptırılan Onçeşmeler I. Mahmut’un emriyle Gümrük Emini İshak Ağa’nın
görevlendirilmesiyle 1746 yılında yeniden tadil ve inşa oluyor.
Beykoz Meydanı’nda on lülesinden akan leziz suyuyla yüz
yıllardır yüzleri ve gönülleri serinleten bu mermer köşk, 8 mermer sütun üzerinde
su mimarisinin ve nakşın en güzel örneklerini barındırıyor.
Türk Çeşme sanatının şaheserlerinden kabul edilen çeşme bugün
yapılan çalışmalarla tarihi, medeniyeti, sanatı, ustalığı, bolluk ve bereketi
nice asırlar daha taşımayı vaat ediyor.
500 yıllık tarihi Mimar Sinan'a dayandırılan çeşme günümüz
mimarisine Gümrük Emini İshak Ağa tarafından H. 1159 (M. 1746) yılında yapılan
restorasyon çalışmasıyla ulaşmıştır.
Yüzyıllar içinde birkaç defa büyük
restorasyon geçirmiştir.
Sanatta Onçeşmeler;
Ünlü Türk Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Semavi Eyice, İshak Ağa
Çeşmesi'ni "Dünyanın sayılı mimari eserlerinden biri" olarak
tanımlıyor. Onçeşmeler ile ilgili Türk edebiyatında şiirler yazılmış ve çeşme
meşhur ressamlarımız tarafından resmedilmiştir. Ünlü ressamlarımızdan İbrahim
Çallı'nın "İshak Ağa Çeşmesi" tablosu önemli eserlerinden biridir.
İshak Ağa Çeşmesi ile ilgili en meşhur şiir ünlü şair Faruk
Nafiz Çamlıbel'e aittir.
Faruk Nafiz Onçeşmeler'i şöyle anlatır;
İshak Ağa Çeşmesi
Nasıl her gün yayarsa davarını bir çoban,
Sürükler düşüncemi sükundan tevekküle
Sekiz mermer direğe dayanmış bir şadırvan,
Bilek kalınlığında su akıtan on lüle...
Uzanır ezan vakti musluğa doğru yüzler,
içinde bir mum yanan kağıt fenerden sarı;
Ve her gelen sükuta ayrı bir sükut ekler,
Ve çağlar her tarafta Akif'in mısraları...
Bu yerde meyvalaşır uzletin baygın tadı,
Ve bir tas şarap olur bir yudum su bu yerde.
Kurnada ak köpükler bir güvercin kanadı,
Kumrunun dem çekişi, dönen sesler kemerde...
Gönlüm yaşar içinde sonu yok bir masalın,
Derim, mutlak bir pınar perisidir gördüğüm:
Çıplak ayaklarında tahtadan birer nalın,
Kollarında boyundan daha yüksek bir güğüm...
On lüleden fışkırıp mermeri oyan sular,
Asırlarca Kerem'in Aslı'yle dertleşmesi.
Mermer bir kalp önünde su kesilmis duygular.
Bir gönül destanıdır İshak Ağa Çeşmesi!..
İshak Ağa Çeşmesi'nin (Onçeşmeler) özellikleri...
Çeşmenin ön kısmı yol
seviyesinden aşağıda olduğundan mermer zemine yine mermer basamaklarla
iniliyor.
Onçeşmelerin tunçtan yapılmış on lülesinden 500 yıldan beri
gece-gündüz kesintisiz su akmaktadır. Bu lülelerden ortadaki ikisi büyük, iki
yandaki dörder lüleler ise küçüktür.
Son dönemde yapılan restorasyon ve çalışmalar;
Yüzyıllar içinde birkaç defa restorasyon gören çeşme,
çatısının hafif çökmesinden dolayı 2017'de yine restorasyon görmüştür.
Osmanlı su mimarisinin nadide eseri, Beykoz’un simgesi İshak Ağa Çeşmesinin bir ara suyu kurumuş ve yapılan çalışmalardan sonra 2 yılın ardından tekrar suya kavuşmuş.
İSKİ ve Beykoz Belediyesinin birlikte yürüttüğü çalışmayla
açılan 2 yeni su kuyusundan tarihi çeşmeye su verilmiş. İSKİ ekipleri
gerekli zemin araştırmalarının ardından 2 kuyu açmış, Beykoz Belediyesi Fen
İşleri Müdürlüğü ekipleri de bulunan suların çeşmeye sevki için boru döşeme
çalışmalarını yapmış.
Çeşmenin resimlerini çektiğim günlerde 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak olan Anayasa Değişikliği referandumu için her yerde afişler ve seçim çalışmaları vardı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek
yorumunuzu yazabilirsiniz.