Ortaköy hakkında yazı hazırlayıp, Ortaköy Camiini es geçemezdim.
Ortaköy Camii, asıl adı "Büyük Mecidiye Camii" olan ama bulunduğu yerin adı ile anılan, Boğaziçi'nin en nadide tarihi eserlerinden birisidir.
Pek çok yerde onun için "Boğaz'ın İncisi" diye bahsedilir.
Bulunduğu konum, zarif mimarisi, geçirdiği restorasyondan sonra iyice ortaya çıkan cami bu unvanı fazlası ile hak ediyor.
Oldukça zarif bir yapı olan cami Barok üslubundadır.
Boğaziçi’nde eşsiz bir konuma yerleştirilmiştir.
Ortaköy Camii (Büyük Mecidiye Camii) Ulaşım;
Ortaköy Camii'ne ulaşmak şehir içi ulaşım araçlarıyla çok
kolaydır.
Taksim / Eminönü yönünden gelecek olanlar için Boğaz hattından giden
herhangi bir belediye otobüsü veya özel halk otobüsü camii önünden geçmektedir.
Asya yakasından ulaşım ise, Üsküdar veya Kadıköy’den her 30 dakikada bir kalkan
Beşiktaş vapurlarına binmek suretiyle 25 dakikalık yürüme mesafesindeki vapur
iskelesinde inilerek sağlanabilir.
Büyük Mecidiye Camii (Ortaköy Camii), İstanbul'da Boğaziçi’nde, Beşiktaş
ilçesinde, Ortaköy semtinde sahilde bulunan, Neo Barok tarzda bir camiidir.
Ortaköy Camii Tarihi;
Cami, Sultan Abdülmecit tarafından Garabet Balyan ve oğlu
Nikogos Balyan’a 1853 yılında yaptırılmıştır.
Sultan Abdülmecit Han tarafından yaptırıldığı için, Büyük
Mecidiye Camii olarak da bilinir.
Büyük Mecidiye Camii’nin yerinde 1721 yılında Nevşehirli
Damat İbrahim Paşa’nın damadı Mahmut Ağa tarafından yaptırılan mescit
bulunuyordu.
1740′li yıllarda bu mescidin yerine Divittar (özel kalem)
Mehmet Ağa tarafından bir cami yapıldı.
Bu da harap olunca, 1853 yılında Sultan Abdülmecid Han
şimdiki camiyi yaptırdı.
Burada ilk olarak Mahmut Ağa, bir ibadethane yaptırmış,
fakat harap olunca Sultan Üçüncü Ahmet Han zamanında, İbrahim Paşa kethüdası
Mehmet Ağa yeni bir cami yaptırmıştı.
Bu da harap olunca, 1853 yılında Sultan Abdülmecit Han
şimdiki camiyi yaptırdı.
Yapının denize kaymasından ötürü 1960′lı yıllarda
kapsamlı bir onarım görmüştür ( 64 fore kazık ve 80 ton beton enjekte edilerek
zemin takviyesi yapılmıştır.)
Son yıllarda temel kısmı kazıklarla takviye edilerek
denize doğru kayması durduruldu.
1984 yılında çıkan yangınla hasar görmüş tekrar
yenilenerek günümüzdeki görünümüne kavuşmuştur.
Cephe kısmını meydana getiren taşlar da değiştirildi.
Ortaköy Meydanı için hazırladığım yazı 👉BURADA
12 Eylül 2009 |
Bu resmi 2009 yılında çektiğim zaman cami henüz restorasyona girmemişti.
14 Mayıs 2011 |
Caminin geçirdiği restorasyonlar;
1853'te Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılan cami,
depremler ve yangınlar nedeniyle birkaç kez restore edilmişti.
Son yüzyılda,
başta nem ve rutubet olmak üzere çeşitli sebeplerle yıpranan camii en son Kuveyt
Türk’ün desteğiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edildi.
Bir kuyumcu titizliğiyle restorasyonu yapılan caminin
alemleri yenilendi, altın varaklar yapıldı, kurşunlar değişti ve taşlardaki
aşınma nedeniyle dış cephede yenilemeler yapıldı.
Hava kirliliği nedeniyle
siyahlaşan dış yüzey, mikro kumlama tekniğiyle temizlendi.
Pencerelerdeki metal
işler tek tek elden geçirildi, camlar da camiye özel olarak hava ve su girişini
engelleyecek şekilde üretildi.
Betonarme zemin kaldırıldı ve zemin ahşap
yapıldı. Asma giriş de kaldırıldı.
Betonarme çift cidarlı bir kubbe yapıldı ve
cami fore kazıklarla deprem riskine karşı güçlendirildi.
Cami tarihi dokusuna
da uygun şekilde 3 yılda yenilenip 2014’te tekrar ibadete açıldı.
Mecidiye Camii'nin tarihindeki en ciddi ve kapsamlı
restorasyon sonucunda maliyet öngörülen 3 milyon TL'den 7 milyona çıktı.
Çalışmalarda günde ortalama 50 işçi çalıştı; taş, kurşuni metal, ahşap ve kalem
işleri ayrı ayrı çalışıldı.
15 Temmuz Şehitler Köprüsünden caminin görünümü
Bütün selatin camilerinde olduğu gibi Büyük Mecidiye Camii'de, harim ve hünkar bölümü olmak üzere iki kısımdan oluşur.
Minareler kuzey cephesinde, hünkar dairesinden yükselir.
Restorasyondan önce-2009 Restorasyondan önce caminin dış cephesi hava kirliliği ve diğer sebeplerden oldukça kararmıştı. |
Restorasyondan sonra-2021 |
Caminin dış cephesi barok ve rokoko tarzında taştan, oyma
ve kabartma süslemeleriyle dikkat çekmektedir.
Yapı üzerinde oturduğu rıhtımdan
yaklaşık 2 m. yükseltilmiş, zemin katla galeri katı silmelerle ayrılmıştır.
Beden duvarlarında yer alan üç açıklık da içbükey olarak düzenlenmiştir.
Kolonların galeri katında tamamı, zemin katta üst yarıları yivlidir.
Kolonlar galeri katında kompozit kolon başlıklarla son bulmaktadır ve ortada yer alan iki kolon ayrıca ek tablalar ve tepeliklerle iyice vurgulanmıştır.
İnce gövdeli minarelerin kaideleri, merdivenli sahanlığın
iki yanında olup, kasrı oluşturan kütlelerin içindedir.
Şerefe altlarında
tersine kıvrılan volütlerin oluşturduğu konsollar bulunmaktadır.
Altta aralarda
yer alan akant yaprakları altın yaldızla boyanmıştır.
Statik açıdan oldukça narin olan yapı 1894 depreminde
büyük zarar görünce 1909’da Evkaf Nezâreti’nce yeniden tamir edilmiştir.
Bu
tamirde yıkılan eski yivli minareler yivsiz olarak yapılmış, minarelerin petek
ve külâh kısımlarıyla yapının çeşitli bölümleri yenilenmiştir.
Camii tek kubbeli olup, kubbeden kare plâna geçişte, istinâd kemerlerinin birleştiği köşelerle kubbe arasındaki pandantiflerin dış yüzleri kurşunla örtülüdür.
Kubbenin 4 köşesinde kontrofor kuleler vardır.
Son cemaat yeri içe alınmış, enlemesine dikdörtgen planlı
bir giriş holü niteliğinde olup ortada kapı, yanlarda pencere olan üç açıklıkla
galeri altına, oradan da harime geçilmektedir.
Bu yazıda faydalandığım kaynaklar;
https://islamansiklopedisi.org.tr/ortakoy-camii
https://tr.wikipedia.org/wiki/B%C3%BCy%C3%BCk_Mecidiye_Camii
Kuveyt Türk Web Sitesi
2.Bölümde görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek
yorumunuzu yazabilirsiniz.