Yıldız Sarayına ait yazı dizisinin son konu başlığına geldik.
Bugünden itibaren Yıldız Şale Köşküne ait resimlerin yayınına başlıyorum.
Görmüş olduğunuz resimleri 11 Nisan 2009 tarihinde ki ziyaretimizde çekmiştim.
Bunca yıldır resimleri düzenleyip yayınlamaya fırsatım olmadı.
Yıldız Sarayı resimlerini yayınlamaya başladığım zaman Şale resimlerini de yayınlayarak konuyu bitirmek istedim.
Yıldız Şale Köşküne 2 giriş var.
Birisi Yıldız Sarayı avlusuna bakan bir kapı, bu kapı halka açık mı bilmiyorum.
Sadece yetkili ve görevlilerin kullandığı bir kapıydı.
Ziyaretçilerin kullandığı diğer kapı ise Yıldız Parkı Korusunun içine açılıyor.
Bu kapı, Yıldız Korusunda büyük havuzun olduğu bölgeye giden yolun üzerinde bulunuyor.
Şale Köşkünün olduğu yeri gösteren tabelaları takip ederseniz kolaylıkla bulabilirsiniz.
O gün Yıldız parkına kızımla birlikte laleleri görmeye, biraz vakit geçirmeye gitmiştik.
Tabelalar da Şale Köşkünü görünce, kapanmasına yarım saat kala köşkü ziyaret etmeye karar verdik.
O güne ait yazı ve resimler, park hakkında ki ulaşım bilgileri 👉BURADA
Hemen gişeden biletlerimizi aldık.
Birde yazı yazarken bilgiye ihtiyacım olduğu için gişeden Şale Köşküne ait kitapçık ve broşür aldım.
11 Nisan 2009 Yıldız Şale müze giriş fiyatları; tam 2 YTL, Öğrenci 1 YTL, imiş.
Günümüzde tam 20 TL, Öğrenci 10 TL.
Dikkat!!!
Yıldız Şale Köşkü restorasyon sebebiyle bugünlerde ziyarete açık değil.
Bu arada bir konudan daha bahsetmek istiyorum.
Eskiden bazı müzelere girişte bilet alırken, ayrıca para öderseniz müzede fotoğraf çekmenize izin veriliyordu.
Şale köşkünde ben fotoğraf izni için ayrıca ödeme yapmıştım.
Tam bilet 2 YTL, fotoğraf çekim bileti 3 YTL idi.
Resimde gördüğünüz kağıdı fotoğraf makinenizin askısına veya ipine zımbalıyorlardı ve siz müze içinde resim çekebiliyordunuz.
Tabii flaş kullanmak, tripod kullanmak yasaktı.
Ne yazık ki günümüzde böyle bir uygulama yok, bazı şartlarda araştırma veya profesyonel çekimlerde yine izin veriliyor ama fiyatlar normal bir vatandaşı aşacak boyutta😕
Saray, Kasr, Köşk, Müze ziyaretlerinde iç mekanlarda resim çekememek çok üzücü oluyor.
Geçen yıl Beykoz Mecidiye Kasrına gittiğim zaman, yasak olduğu için o güzelim kasrın içinde tek kare resim çekememiştim.
Konumuz geri dönersek;
Gişeden biletimizi aldıktan sonra turun başlamasını bekledik.
Şale köşkünde bireysel geziye izin verilmiyor.
Rehber eşliğinde belli saat aralıklarında düzenlenen turlar ile gezi yapıyorsunuz.
Biz günün son turu olan 16.30 turuna katıldık.
Rehberimiz günün yorgunluğundan mıdır? bilmem, turu çok hızlı gerçekleştirdi.
Fotoğraf çekim saatlerine baktım, Köşke 16.38'de girmiş, 16.58'de çıkmışız.
Bu kadar büyük ve ayrıntılı bir köşk için 20 dakika çok az bir süreydi.
O günden beri bu tür organizasyonlarda son tura kalmamaya çalışıyorum.
Yıldız Sarayının en bilinen ve
ziyaret edilmesi gereken yapısı Şale Köşküdür. Bu köşk adını Fransızca “Dağ
Evi” anlamına gelen “chalet” kelimesinden almıştır. Osmanlı mimarisinin en ilgi
çekici yapılarından birisi olan köşk, etrafı yüksek duvarlarla çevrili bahçe
içerisinde yan yana olan üç binadan oluşmaktadır.1880 yılında yapılan Şale Köşkü’nün ilk bölümüne, 1889 yılında oda ve salonlar eklenmiştir. Son olarak da
1898 yıllında “Merasim Köşkü” adı verilen üçüncü bölüm İtalyan Mimar D’Aranconun
imzasını taşımaktadır. Alman İmparatoru II. Wilhelm'in İstanbul'a gelişlerinde
konaklaması için yaptırılan köşkün bu son iki bölümü “Devlet Konukevi” özelliği
taşımaktadır.
Bodrumuyla birlikte üç katlı ve yarı ahşap, yarı kâgir olarak yapılan köşk, ŞALE(Châlet) adını İsviçre ve Fransa’da görülen dağ evlerine benzer dış görünümünden almaktadır. Osmanlı konut geleneğine uygun olarak Harem ve Selamlık gibi de kullanılabilecek bölümlerden oluşan, dış dünyaya yedi kapıyla ve ahşap panjurlu pencerelerle açılan Şale'nin katları arasındaki bağlantıyı zarif ahşap merdivenler sağlar. Koridorlar üzerinde düzenlenmiş, elliden fazla oda ve salonuyla bir köşkün boyutlarını büyük ölçüde aşan yapının görkemli mekanlarını Barok, Rokoko ve İslam etkilerini yansıtan kalem işleri, geometrik bezemeler ve manzaralı panolar süslemektedir.
Duvardan
duvara tek parça (yaklaşık 400 m2)
bir Hereke halısıyla kaplanmış, tavanı
altın yaldız panolarla süslenmiş, duvarları büyük boy aynalarla
bezenmiş, görkemli TÖREN SALONU, sedef
kakma kapılı süslemelerinde doğu
etkileri belirgin biçimde görülen
SEDEFLİ SALON, tavanlarındaki
manzara resimleriyle ünlü SARI SALON, çeşitli Avrupa
ülkelerinden gelme değerli döşeme
eşyasıyla, birbirinden zarif çini sobalarıyla, vazolarıyla çok sayıda salon ve
oda, imparatorluğun son yıllarının ince beğenisine tanıklık ederler.
ŞALE, Cumhuriyet döneminde, kısa bir süre
için lüks bir kumarhane olarak
işletilmiş, daha sonraysa eski işlevini
sürdürerek İran Şahı
Rıza Pehlevi, Ürdün Kralı
Hüseyin, Endonezya
Cumhurbaşkanı Sukamo, Ethiopya Kralı Haile
Selasiye, Fransa
Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle gibi ünlü devlet konuklarına
kapılarını açmıştır. 5 Temmuz 1985
gününden başlayarak ŞALE bir müze-saray olarak halkın ziyaretine açılmıştır.
Kaynak; T.B.M.M.
Vakfı yayınları kitapçığı
Şale'nin
bodrumunda, kalorifer ve mutfak daireleri, çatı katında küçük oda ve
koridorlar, zemin katında köşkün bakımı ve işleriyle ilgili servis personeline
ait odalar yer almaktadır. Üst kat, toplantı, ağırlama ve servis mekanlarına
ayrılmıştır. Sarkis Balyan'ın yaptığı ikinci kısımdaki 14 odalı dairenin,
İmparator ve İmparatoriçeye ayrıldığı ve özenle döşenmiş olduğu bilinmektedir.
Köşkün üst katta üç, alt kattaysa bir büyük salonu ile toplam altmış odası
vardır.
Salonların en büyüğü 15x30 metre, ikincisi 8x16 metre, üçüncüsü 7.5x13
metre ölçülerindedir. Köşkün üst katta dört, zemin katta beş banyosu ve iki
hamamı bulunmaktadır.
Bütün oda ve salonların zeminleri parkeyle kaplanmış,
tavan ve duvar süslemeleri, birbirinden farklı altın varak ve renkli kalem işleriyle
bezenmiştir. Ayrıca duvarlarında mermer ve mermer taklidi (marmorino)
kullanılmıştır.
Odalar çalışıma (yazı), yemek, yatak, misafir, teşrifat odaları
olarak adlandırılmıştır.
Kaynak; Yıldız Sarayı Şale Kasr-ı Hümâyunu kitapçığı
Yıldız Sarayı
bahçeleri, mimarisi, çevre düzeni ve bitki örtüsüyle bir bütün olarak
algılandığında barok ve manierist dönem mimarisinin bahçe düzenlemesi olan,
grotto rnimarisini hatırlatmaktadır.
Grotto mimarisi bu düzenleme içinde,
özellikle barok bahçe anlayışı içinde uygulanan yapay mağaralar, sünger taşları
ve çeşitli deniz kabuklarıyla bezenmiş, içinde serinlik için çeşitli su
oyunlarının yer aldığı bir bahçe düzenlemesidir.
Güvenlik nedeniyle Yıldız'da
saltanat süresini geçiren Sultan II. Abdülhamid'in yaşamında, doğanın önemli
bir yer tuttuğu anlaşılmaktadır.
Girişi, ön cephede üç, kuzeyde bir anıtsal merdivenle sağlanan köşkün, bunların dışında arka cephede yer alan üç adet servis merdiveni vardır.
Şale Köşküne ait ilk bilgileri verip, bahçe ve dış görünümüne ait resimleri yayınladım.Şimdi köşkün içine girme zamanı 😊
Köşkün içinde resim çekme iznim vardı fakat köşkün panjur ve perdeleri genellikle kapalı olduğu için loş bir ortamı vardı.
İlk resimlerde flaş kullandım fakat flaş kullanmanın yasak olduğu konusunda rehber uyarınca mecburen kapattım.
Bu bölümde flaşla çektiğim iç mekan resimleri gayet net ve güzel çıktı.
Fakat ne yazık ki 2. bölüm ve sonrasında ki resimlerde bu netliği sağlayamadım.
Rehberimiz Atatürk'ün köşke geldiği zaman bu odayı çalışma odası olarak kullandığından bahsetti.
2.Bölümde yine köşkün oda ve salonlarını gezmeye devam edeceğiz.
Yeni bölümde görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek
yorumunuzu yazabilirsiniz.