İstanbul'da lale zamanı dizimize Çamlıca Tepesi'ne ait resimlerle devam ediyoruz.
Çamlıca Tepesi'ne 15 Nisan'da eşimle birlikte gittik.
Hafta içi bir gündü ve ortalık o kadar sakindi ki gözlerime inanamadım.
Bunca yıldır ilk defa Çamlıca Tepesi'ni bu kadar boş ve sakin gördüm.
Tabii ki ortamın sakinliği rahat resim çekebilmek için benim çok işime yarıyor.
Günün tek olumsuz tarafı havanın buz gibi soğuk ve puslu olmasıydı.
Boğaziçi'ni ve Avrupa Yakası'nı görüntülemek için hiç uygun bir hava değildi.
Bu yüzden bazı resimler biraz bulanık çıktı : (
Hafta sonları ve güzel havalarda bu oturma yerlerinde yer bulmanın imkanı yok.
Bu yıl Çamlıca Tepesi'nde akılda kalan tek lale grubu, resimde gördüğünüz Türkiye haritasıydı.
Yol kenarlarında ki laleleri saymazsak fazla lale peysajı yoktu.
Havanın güneşli olduğu günlerde bu manzaranın tadına doyum olmuyor.
2-3 yıl önce İstanbul'da ki bazı parklara yerleştirilen saat şeklinde ki peysajlar ne yazık ki uzun ömürlü olamadı.
Çamlıca, Gülhane Parkı ve Emirgan'da ki saat peysajları kaldırıldı.
O gün ilkokul ve ana okulu öğrencileri koruya pikniğe gelmişlerdi.
Burasıda Çamlıca Tepesi'nin arka tarafı, ufukta Adalar'ı görebilirsiniz.
İstanbul hem Anadolu Yakası'nda hemde Avrupa Yakası'nda tam bir şantiye alanına döndü.
Resimde görünen şantiye Ataşehir'de yapımı devam eden Varyap Meridian'a ait.
Bize uzak olduğu için Çamlıca Tepesi'ne sadece lale mevsiminde gidiyorum.
Eminim önümüzde ki yıl gittiğim zaman bu yapılar bitmiş olacak.
Biliyorsunuz İstanbul kuş göçlerinde önemli bir uğrak merkezidir.
Özellikle göç zamanlarında Dünya'nın pek çok yerinden kuş gözlemcileri Çamlıca Tepesi'ne akın ediyor.
O gün daha önce görmediğim türde bu kuş grubu karşıma çıktı.
Resimlerini çektim ama adını eve gelince Google'dan öğrendim : )
Meğer bu kuş adını sıkça duyduğumuz Saksağan'mış.
Gelelim yeme-içme olaylarına : )
Üstte gördüğünüz yer İstanbul Belediyesi'ne ait Beltur'un işlettiği kafeterya, içinde sıcak soğuk içecekleri ve pastane ürünlerini bulabilirsiniz.
Oldukça güzel bir dekorasyonu var ve büyük bakır sinilerden oluşan sehpalarının üzerinde bir şeyler yiyebilirsiniz, servis görevlileri çok ilgili ve nazikler.
Benim için çok önemli olan çayı oldukça güzeldi, üstelik 1 çay 50 kuruş.
Zaten Beltur'un işlettiği mekanlarda fahiş fiyatlarla karşılaşmazsınız.
Eğer mekan Beltur'sa başta fiyatlar olmak üzere güvenle girebilirsiniz.
Bu bina ise yine Beltur'un işlettiği Restoran bölümü.
Burası ise dışarıda yemek yemek isteyenlerin tercih ettiği büfe bölümü.
Burası kasa bölümü, önce sıraya girip buradan almak istediklerinizin parasını ödüyorsunuz, elinizdeki fiş ile gidip parasını ödediğiniz yiyeceğinizi alıyorsunuz.
Büfe bölümünde pastane ürünlerini, tostu bulabilirsiniz ama döner-kumpir hatta gözleme seçeneğiniz olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Buraları böyle boş görmek benim için günün en güzel sürpriziydi.
Geleneğimi bozmadım ve tüm bu resimlerle video hazırladım.
"İyi Seyirler"
Çamlıca Tepesi 2011 muhteremlegeziye
emeğinize sağlık
YanıtlaSil