YEDİKULE SAHİLİ

Son günlerde hava çok sürprizli oluyor.
Bir bakıyorsunuz güneş çıkmış, yaz ayları gibi yakıyor.
Bir bakmışsınız güneş var ama muazzam bir rüzgar ve soğuk da var.
Bahar havasına aldanmamak lazım, tedbiri elden bırakmadan evden çıkmak gerekiyor.
Geçtiğimiz Pazar günü bir kahvaltı daveti için evden çıktık.
Kahvaltıdan sonra eve dönmeden önce denizi bir görelim bir hava alalım diyerek Zeytinburnu Yedikule sahiline gittik.
Surların olduğu bölgeden başlayarak önce Bakırköy yönüne, daha sonra Yenikapı yönüne doğru yürüyüş yaptık.

Hava günlük güneşlikti ama çok rüzgarlıydı.
Her taraf cıvıl cıvıl pikniğe gelenlerle doluydu.
Yol kenarlarında ki en ufak çim parçasının üzeri bile doluydu.
Daha geniş olan yeşil alanlar, ağaç altları ise tam teçhizatlı piknikçiler tarafından kapılmıştı.
Her yer mangallardan tam bir duman altı olmuştu.
Deniz kenarında ise balon ve şişelerle atış talimi yaptıranlar vardı.

Herkesin keyfi yerindeydi ama herkes yol çalışmalarının halen bitmemesinden şikayetçiydi.
Özellikle rüzgarlı havalarda uçuşan toz ve taş parçaları sıkıntı yaratıyormuş.

Keşke sahillere bu kadar büyük yapılar yapılmasa, sahiller doğal güzelliği ile kalsa 😔

Mangalcılardan duman altı olmuş yeşil alanlar 😄

Denizin ve yeşillik alanın yanında yer alan OnaltıDokuz binaları, inşaat devam ederken tarihi yarımadanın siluetini bozduğu gerekçesi ile bir hayli konuşulmuştu.

Güzel hava ve rüzgar olurda uçurtma olmaz mı hiç, çocuklarla açık havada yapılabilecek en güzel etkinliklerden birisi de uçurtma uçurmak.

Ve sahil yolunun en güzel etkinliklerinden biri de bisiklet yolunda bisiklet sürmek.

Bulunduğumuz mevkii İstanbul'un ayakta kalan tarihi surlarının bir kısmına ev sahipliği yapan tarihi bir alan.
Özellikle Yedikule bölgesi, hem surlara hemde Yedikule Hisarlarına ev sahipliği yapıyor.
Benim çocukluğumda surlar çok perişan bir durumdaydı, özellikle Topkapı bölümü içler acısı bir haldeydi.
Topkapı otogarının verdiği kargaşa, Pazar günleri kurulan bit pazarı tarihi surlara fazlası ile zarar veriyordu.
Neyse ki günümüzde surların kıymeti biliniyor ve koruma altında.

Yıllar önce İstanbul Belediyesi Surların ıslahı ve düzenlenmesi için bir çalışma başlattı.
Yedikule de bulunan surların olduğu bölgeyi temizleyip, düzenleyerek "Yedikule Soğanlı Bitkiler" parkı açtı.
Park uzun süre bu isimle hizmet verdi, daha sonra "Uluslararası Barış Parkı" adını aldı.
Lale mevsiminde İstanbul da lale, sümbül, nergis gibi soğanlı bitkileri görebileceğiniz yegane merkezlerden birisi oldu.

Sahilde ki yürüyüşümüzü tamamladık, şimdi eve dönme zamanı.
Deniz en güzel hali ve rengi ile bize sahil yolu boyunca eşlik ediyor.

Burası Gülhane Parkının da bulunduğu Sarayburnu, bir sonra ki bölümde Nisan ayının ilk günlerinde Gülhane parkında çektiğim lale resimlerini yayınlayacağım.
Yeni bölümde görüşmek üzere...