Bu bölümde tepede bulunan köyün diğer tarafa bakan yerinden çektiğim resimleri ve gezimizi bitirip, eve dönerken geçtiğimiz güzergahları görebilirsiniz.
Bir sonra ki bölümde yayınlayacağım video ile Karaburun yazı dizisini bitireceğim.
Öğlende Karaburun'a gelip, bol bol gezdikten sonra köyün bulunduğu tepeye çıktık.
Orada evlerin arasında oldukça mütevazi ama muhteşem manzarası olan bir parka girdik.
Günün yorgunluğu ile parkta epey bir oturup, dinlendik.
Parkın bulunduğu sokağın sonunda ise meğer deniz feneri varmış, bilseydim parkta o kadar uzun süre geçireceğime feneri görmeye giderdim : (
Parkın muhteşem manzarası.
Ne yazık ki hep manzaraya odaklanmışım parkın ya da boydan boya manzaraya bakan bankların resmini çekmemişim.
Dönüş yolunda yine Arnavutköy güzergahını seçtik.
Hatta Hacımaşlı'da bulunan onlarca çiftlikten birisine uğrayıp, kilosu 6 Liradan 3 kilo manda sütü aldık.
Manda sütü ile yapılan yoğurt ve sütün kaymağı çok güzel olur.
Eve gelince hemen sütü kaynattım, kaymağını sıyırıp kaseye koydum.
Ilınan süt ile yoğurt mayaladım.
Kaymak sabaha çok güzel hacim kazanmıştı, yoğurtta oldukça yoğun ve az sulu olarak tam beklediğim gibi çıktı.
Bir daha Arnavutköy'e gidersek eminim yine süt almadan dönmeyiz : )
Dikkat inek çıkabilir : )
Bu trafik tabelasını şehirde görmenizin imkanı yok : )
Arnavutköy'den, Hadımköy-Beylikdüzü güzergahını kullanarak eve döndük.
Biz dönerken güneş batmak üzereydi.
Bir sonra ki bölümde yayınlayacağım video ile bu yazı dizisini noktalayacağım.
Görüşmek üzere...
karaburun böyle bir yer işte :) iyi bayramlar :)
YanıtlaSil