Bugünkü bölümümüzde "Çifte Minareli Medrese" var.
Diğer medreseleri ve yerleri tanıtırken başına ayrıca "Sivas" başlığı eklemedim.
Fakat bugünkü medresenin ismine sahip bir medrese de Erzurum'da olduğu için bu bölümde Sivas başlığını özellikle ekledim.
Sivas'ın Kent merkezi neredeyse bütün tarihi yapılara ev sahipliği yapıyor.
Cumhuriyet Meydanı'nın olduğu bölgede pek çok tarihi yapı bir arada bulunuyor.
Sivas için hazırladığım yazı dizisinde Kent meydanında bulunan;
Buruciye Medresesi
Şifaiye Medresesi ve bugünkü konumuz olan
Çifte Minareli Medrese ile ilgili yazı ve resimler paylaştım.Bir sonra ki bölümde Kent meydanının bulunduğu alandan farklı bir yerde olan Gök Medrese ile ilgili yazı ve resimleri yayınlayacağım.
Çifte Minareli Medrese:
Çifte Minareli Medrese, Türkiye'nin Sivas ilinin merkezinde
yer alır.
Taç kapı üzerinde yer alan kitabesine göre 1271 yılında
İlhanlılar Veziri Şemseddin Cüveyni tarafından yaptırılmıştır.
Medrese, süslemeli taç kapısı ve tuğla-çini örgülü iki
minaresi ile dikkati çekmektedir. Medresenin mekânı yıkılmış, sadece doğu
yönündeki minarelerin bulunduğu asıl cephesi ayakta kalmıştır.
Selçuklu döneminin en anıtsal yapılarından biri olan Çifte
Minareli Medrese aynı zamanda en çok tahribata ve yıkıma uğramış yapılardan
biridir de.
Günümüze yalnızca doğu cephesi, yani ön yüzü gelebilmiştir.
1960’lı yıllarda yapılan araştırma kazısı sonucuna göre
medrese, açık avlulu, dört eyvanlı, iki katlı anıtsal bir yapıdır.
Köşe kulelerinden sonra medreseye bitişik güney yönünde daha
önceki dönemlere ait bir imaret veya zaviye olduğu, kuzey yönünde ise medrese
bünyesi içinde bir hamamın olabileceğinin izleri ortaya çıkarılmıştır.Taç kapısı üzerinde yer alan kitabesine göre 1271 yılında Vezir Sahip Şemseddin Muhammed Cüveyni tarafından yaptırılmıştır.
XIII. yüzyıl, Anadolu Selçuklu döneminde imar faaliyetleri ve kültür hayatının önemli devresi olarak görülür.
Selçuklular bu yüzyılın içinde Buruciye Medresesi, Gök Medrese ve Çifte Minareli Medrese gibi taş, tuğla ve çini sanatının Anadolu’da en önemli yapılarını meydana getirmişlerdir. Bugün, doğu yönünde yer alan medrese girişinin taş süslemeli cephesi büyük boyutları ve tuğla-sırlı tuğla örgülü iki minaresi ile dikkati çekmektedir.
Sivas Gök Medrese ve Erzurum Çifte Minareli Medrese ile
benzerlik gösteren yapının iki katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu olduğu
öğrenilmektedir.
Ön yüz, ortada iki minareli taç kapı, iki yandaki pencere ve
köşe kuleleri ile kompoze edilmiştir.
Ön yüzündeki süslemeli pencereler yerleştirilirken bir
simetri aranmamıştır.
Cephedeki taş süsleme ve oran itibariyle mimari bir
olgunluğun yanı sıra aynı süslemeyi tekrardan kaçınan bir anlayışın hâkim
olduğu göze çarpar.
Böyle bir uygulama ile daha canlı, hareketli, ışık-gölge
oyunlarını kuvvetlice hissettiren bir cephe elde edilmiştir.
Taşın yanı sıra sırlı tuğla ve çinilerle bezeli iki minaresi
bu olgun ve doyurucu kompozisyonu renklendirmiştir.” (Hikmet Denizli, Sivas
Tarihi ve Anıtları, Sivas 1998, s. 103–106.)
İlhanlı baş veziri Şemsettin Mehmet Cüveyni tarafından 1271
yılında yaptırılan medresenin bu gün sadece ön cephesi ayakta kalmıştır.
Yapının bu günkü durumundan hareketle, orijinal halinin iki
katlı, dört eyvanlı ve açık avlulu olduğu anlaşılmaktadır.
1882 yılında hücre birimleri yıkılan yapının ön cephe
kısmına arkadan destek verilerek tamamen yıkılması önlenmiştir.
1946 yılında minarelerin şerefeleri restore edilmiş, 1972
yılında yıldırım düşmesi sonucu gövdesi çatlayan minare Vakıflar Genel
Müdürlüğünce onarılmıştır.
Doç. Dr. Haluk Karamağaralı yönetiminde 1965-1971 yılları
arasında yapılan kazıyla medresenin temelleri ortaya çıkarılmıştır.
Yapı ayrıca 2002 ve 2008 yıllarında onarım görmüştür.
2009-2010 yıllarında yapılan restorasyonda ise cephe ve
minareler onarılarak çiniler tamamlanmış, cephe temizliği yapılmış, temel
kalıntıları 1 m yükseltilerek belirgin hale getirilmiştir.
Bu medrese de Sivas Kent meydanında ki diğer medreseler gibi cafe-çay bahçesi olarak kullanılıyor :(
Çifte Minareli Medrese ile Şifaiye Medresesinin kapıları birbirine bakıyor, arasında sadece bir yol var.
Bir sonraki bölümde bugünlerde restorasyon da olan "Gök Medrese" ile ilgili yazı resimleri yayınlayacağım.
Görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek
yorumunuzu yazabilirsiniz.