KAZDAĞLIOĞLU CAMİİ

Safranbolu gezimize ilk cami yazımızla devam ediyoruz.
Bu bölümün konusu, Kazdağlı Meydanında yer alan Kazdağlıoğlu camii.
Camii, bulunduğu alan ve yükseklik sebebi ile kendisini hemen fark ettiriyor.
Çevresinin açık olması ise size her alandan dış çekim yapma mutluluğu veriyor.
Bazı camiler ne yazık ki pek çok binanın arasına sıkışıp kaldığı için geniş bir açı ile dış mekan resmi çekemiyorsunuz.
Mesela bu gezide ziyaret ettiğim Köprülü Mehmet Paşa Camiinin çevresi oldukça kalabalık, binalarla çevrilmiş, bu sebeple dış çekimlerinde çok zorlandım.

Kazdağlıoğlu camii, daha önce yazısını yazdığım Kazdağlı Meydanının hemen yanında yer alıyor.
Kazdağlı Meydanı ile ilgili yayınladığım yazı 👉BURADA

Caminin bulunduğu yerde Safranbolu'nun en önemli simgesi olan Safran çiçeğinin heykeli var.

Kazdağlıoğlu Camii;

İdam edilen Kazdağlıoğlu Mehmet Ağa tarafından 1779'da yaptırılan Kazdağlıoğlu Camisi, Safranbolu'nun önemli tarihi yapıları arasında yer alıyor.

Kazdağlıoğlu Camisinin inşasıyla ilgili halk arasında ve bazı kaynaklarda anlatılan öyküye göre, şehir ve kasabaların "ayan" denen itibar ve nüfuz sahibi kişilerin, Osmanlı Devletinin merkezi gücü zayıflayınca, taşralarda önemi arttı. 

Safranbolu'da da güçlenen nüfuz sahibi kişilerden Borlu Ayanı Kazdağlıoğlu Mehmet Ağa, 1779'da kendi adına cami inşa ettirdi. Camiye gelir sağlamak amacıyla da Safranbolu'ya 24 adet dükkan yaptırdı. Mehmet Ağa aynı yıl, "vergi toplama ve güvenliği sağlamada devlete yardımcı olmadığı" gibi gerekçelerle idam edildi.

Kaynakça;

https://www.haberler.com/safranbolu-nun-asirlik-camileri-teravihlerin-8522880-haberi/

1779’da Kazdağlı Mehmet Ağa tarafından yerinde bulunan caminin yerine yeniden yaptırılmış. Kazdağlıoğlu Camii olarak da biliniyor. 

Taş ve tuğladan örülü, kare plânlı caminin tromplu kubbesi, üç bölümden oluşan son cemaat yeri Dağdelen Camii’nde olduğu gibi kiremitle örtülmüş. 

Tek şerefeli minaresi de cami dokusuna uygun olarak tuğladan yapılmış. 

Küçük avlusunda üzeri kurşunla kaplı ahşap bir şadırvanı olan cami, 2004’de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiş.

Kaynakça;

http://www.mustafacambaz.com/details.php?image_id=11082

Giriş kapısı üzerindeki yazıttan 1779 tarihinde Borlu Ayanı, Hacı Halil Mahallesinden, Kazdağlıoğlu Mehmet Ağa tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. 

Taş ve tuğladan, tek kubbeli olarak yapılmış bu yapıda da tromplardan kasnağa, oradan kubbeye geçilmektedir. Çevresinin açılması nedeniyle, önündeki küçük avlunun ortadan kalktığı bu yapının üç bölümlü bir son cemaat yeri vardır. Ortadaki kubbe, yanlarındakiler ise aynalı tonozlarla örtülüdür.

Caminin girişinde ki tabelada;
"1779 yılında Kazdağlı Mehmet Ağa tarafından yaptırılmıştır.
Taş ve tuğladan inşa edilen yapının tuğla gövdeli minaresi tek şerefelidir.
Cami 1930'lu yıllarda özel kişilere satılmış, 1975 yılında da Müezzinoğlu (Nuri-Meliha Işıtan) ailesi tarafından Safranbolu Belediyesine bağışlanmıştır.
2004 yılında mülkiyeti Belediyeden Vakıflar Genel Müdürlüğüne geçen caminin restorasyonu aynı yıl tamamlanmıştır." yazıyor.

Caminin son cemaat yeri 

Kazdağlıoğlu camisinin tarihi kapısının dışına demirden 2. bir kapı daha yapılmış.

Kazdağlıoğlu camisinin kitabesi 

Caminin içine girince açıkçası çok şaşırdım.
Ben bu kadar mütevazi olabileceğini hiç düşünmemiştim.
Kazdağlıoğlu camisi, o gün benim ziyaret ettiğim 3. camiydi.
Diğerleri (İzzet Paşa Camii-Köprülü Mehmet Paşa Camii) süsleme ve bezemeleri ile çok etkileyici olduğu için burada da beklentimi yüksek tutmuşum.

Camilerin iç tezyinatı genellikle çok çarpıcı tezhipler ve kalem işi ile yapıldığı için burayı beyaz badanalı olarak görmek şaşırtıcı oldu.

Benim ziyaret ettiğim saatlerde güneş ışığı camlardan içeri yoğun olarak girdiği için resimde parlamalar oluştu.

Kazdağlıoğlu camisinin mihrabı. 

Kazdağlıoğlu camisinin ahşap minberi. 

Caminin üst katı namaz kılması için bayanlara ayrılmış.
Fakat ahşap ve eski olan merdivenleri çıkmakta zorlananlar için üst kata giden merdivenlerin olduğu taraf stor perdelerle kapatılarak yine bayanlara ayrılmış.

Tekrar dışarıdayız.
Caminin avlusunda üzeri kurşunla kaplanmış, ahşap bir şadırvanı var.

Caminin avlusundan Safran heykeli görülebiliyor.

 Tek şerefeli minaresi cami dokusuna uygun olarak tuğladan yapılmış.

Bir gezinin daha sonuna geldik.
Bir sonraki gezimiz Safranbolu Cinci Hamamı üzerine olacak.
Görüşmek üzere...